Farabi Biyografisi
Türk-İslam feylesofu
Ebu Nh el-Farabi, Farabi Farablı diye anılır. 870 senesinde Türkistan’da Siderya Seyhun nehri ile Aris’in birleştiği yerde kurulmuş eski bir mesken merkezi olan Farab Otrar yakınında minik bir köy olan Vasic ’te doğdu. Ebeveynleri aslen İranlı soyundandır, fakat ataları Türkistan ’a göç etmişlerdir. Babası, Mehmed isminde bir kale komutanı idi.
İlk öğrenimini doğduğu yerde yaptı. Gençliğinde Türkistan’dan göç ederek bir süre İran‘da gezdi. Daha sonra o zamanın ilim ve sanat merkezi olan Bağdat’a gelerek yüksek öğrenimini burada bitirdi. Böylece anadili olan Türkçe’ den başka Farsça ve Arapça’yı hristiyan öğretmenlerden ilim dili olan Latince ve eski Yunanca’yı bildi.
Ebu Nasrı Farabi, Arısto” nun bütün eserlerini açıkladığı ve araştırdığı için Ustad-ı Sani, Hâce-i Sani, Muallim-i Sani gibi sıfatlar almıştır .Bunlardan başka Ebu Nasri Farabi-i Türki, Dominant Farabi gibi isimlerle de anılır. Asıl ismi Ebu Nasrn Turhan bin Uzlug’dır. Batı kaynaklarında ismi ”Alpharbius ya da Alphartabi” olarak geçer .
Çağının ünlü bilginlerinden Ebu Bişr bin Yunus’tan Anlam, Ebu Bekr Ibn el Sarrac’dan dilbalakasi dersleri aldı. Bundan sonra Harran Üniversitesi’ne giderek felsefe çalışmaları yaptı ve burada Yuhna bin Haylan’dan Anlam balakasini ilerletti. Aristo üzerindeki çalışmalarını burada yaptı. Bağdat’a döndükten bir süre sonra Mısır’a gitti. 941 senesinde Mısır’dan Halep’e gelerek Emir SeyfüddevIe Hemedani’nin sarayında bulundu. Zamanının devlet adamlarından saygı gördü. Ağırbaşlı bir hayat süren Farabi, Emir’in öneri ettiği yüksek ücreti kabul etmeyerek, ”Dört Dirhem”lik minik bir fiyatla yaşamayı yeğledi.Mısır’ da kaldığı sürece Türk giysiyi ile gezer ve Türkçe konuşurmuş.
Eski Yunanlı. feylesof ve ilim adamlarının eserlerinin Arabça’ya çevrilerek öğrenilmesi Farabi ile başlamıştır denebilir.Önce Abbasiler , sonra Endülüs uygarlığı içinde yetişen islâm bilginleri bunları Batı’ya tanıtmıştır .Orta çağ Avrupası bu feylesofu Arab dilinden, özellikle Kurtuba’lı ibn-i Rüşd’ den bildi. Batılı bilginler Ibn-i Rüşd’ü bilmek isterken Farabi‘yi okumak zorunda kaldılar.
Farabi‘nin eserlerinin asırlarca Avrupa’da tanınmasının sebebi budur.Bütün Orta çağ boyunca Avrupa’da böylesine tanınan, hattâ XX. asırda bile hakkında araştırmalar yapılan, eserleri yayınlanan Farabi, 950 senesinde Şam‘da öldü ve Babüssagir’e gömüldü. Cenaze namazını Emir Seyfüddevle’nin kıldırdığını muhtelif kaynaklar belirtiyor .Farabi’yi bir kaç istikametten araştırmak gerekir.
Medrese öğrenimi gördükten sonra, Harran ’da felsefe araştırmaları yaptı. Halep ’te Hemedani hükümdarı Seyfüddevle ’nin misafiri oldu. Arap ülkelerinde yaşamıştır. 950 tarihinde Şam ’da ölüm etti.
Aristo ’nun etkisinde kaldı. Farabi, ilimleri sınıflandırdı. Onun bu metodu, Avrupalı bilginler tarafından kabul edildi.Hava tklı açıklamasını Farabi yaptı. O, titreşimlerin dalga uzunluğuna göre eksilip arttığını deneyler yaparak tespit etti.Bu bulgusuyla musiki aletlerinin üretiminde zorunlu olan kuralları buldu. Aynı zamanda tıp alanında çalışmalar yapan Farabi, bu mevzuda muhtelif ilaçlarla alakalı bir eser yazdı.
Farabi insanı tanımlarken “alem büyük insandır; insan minik alemdir.” Diyerek bu iki kavramı birleştirmiştir. İnsan nezaketinin esası, ona göre balakadır; us iyiyi makûstan ancak balakayla ayırır. İnsan için en yüksek en yüksek erdem olan balaka, insan beyninin çalışması sonucu elde edilemez; zira tanrısaldır, doğuştandır Vehbi. Bşehrimin ise üç kaynağı vardır: Duyu; us; nazar. Bilimler ikiye bölerler: Kuramsal nazari bilimler; uygulamalı ameli bilimler. Terbiye, siyaset, müzik, matematik uygulamalı bilimlere girer. Cemiyetlerde öz bakımından ikiye bölerler: Erdemli cemiyetler ve erdemsiz cemiyetler. Bu cemiyetleri yöneltecek en kusursuz devletse, bütün insanlığı kapsayan dünya devletidir.
Psikoloji ve doğa ötesi üzerine kitapları büyük miktarda kendi çalışmalarını yansıtmaktadır. Aynı zamanda müzik üzerine de Müzik KitabıKitab ’ül-Musika başlıklı bir kitap yazmıştır. Müzik sanatı ve bşehrimi üzerine büyük bir uzman idi ve müzik notaları balakasine katkıları yanında, birkaç müzik enstrümanı da buluş etti. Enstrümanını insanları istediği anda ağlatıp güldürebilecek kadar iyi çaldığı anlatılmaktadır. Fizikte, boşluğun varlığını göstermiştir. Kitaplarının çoğunun kaybolmasına karşın, 43 anlam üzerine, 11 doğa ötesi üzerine, 7 terbiye üzerine, 7 siyaset bşehrimi üzerine, 17 müzik, tıp ve sosyoloji üzerine ve de 11′i tefsir olmak üzere 117 eseri bilinmektedir. Daha ünlü kitaplarından bazıları, muhtelif ilim merkezlerinde birkaç asır boyunca bir felsefe ders kitabı olarak kalmış olan ve Doğu ’da bazı müesseselerde hali hazırda öğretilmekte olan Fusus al-Hikam kitabını kapsamaktadır. Kitab al-Isa al-Ulum kitabı, bşehrimin sınıflandırılmasını ve esas prensiplerini yeknesak ve yararlı bir tarzodel Şehir ’ kitabı sosyoloji ve siyaset bilimine ilk ehemmiyetli katkıdır.
Farabi ’nin düşüncesi,kendisinin vefatından asırlarca sonra bile etkisini sürdürmüş,Osmanlı uleması tarafından da okunan ve sık sık anılan eserlerden bkocaman olmuştur. Bu etkileme zincirinin en ehemmiyetli halkalarını, Sasani devlet prensiplerini de Emevi yarıyılından itibaren özümleyen Arap devletleriyle, Selçuklu devleti teşkil etmiştir. 17. yy ’da Katip Çelebi, Keşf-ül-Fünun ’Fenlerin Bulguyuu yazarken Osmanlı medreseleri “ilm-i siyaset” alanında kitaplarla doluydu.
Bazı Eserleri:
Kitabu’l-Cem beyne reyey el-hakimeyn İki Felsefeci Arasındaki Düşüncelerin Uzlaştırılması
Ele Alınan Kaynakların Kaynakları
Medinetü’l-Fadıla Erdemli Cemiyetin Prensipleri Üstüne Kitap
Risale fi Ma’anii’l-AklUsun Anlamları
İhsa el-Ulûm musiki el-Kebir Büyük Müzik
Tasilü ’s-Saâde